Ana Sayfa İnsan Kaynakları İK Süreçleri Geri Dönülmez Şekilde Değişti

İK Süreçleri Geri Dönülmez Şekilde Değişti

6458
0

Dijitalleşmenin İK süreçlerini geri dönülmez şekilde değiştirdiğine dikkat çeken TAB Gıda İnsan Kaynakları Direktörü Ayşe Erdem, yapay zeka teknolojilerinin CV inceleme, aday kategorileri oluşturma ya da özlük hakları gibi tekrarlayıcı görevleri otomatikleştirdiğini söylüyor. Erdem, “Bu durum İK profesyonellerinin daha stratejik ve değer yaratan işlere odaklanmasına olanak tanıyor” diyor.

TAB Gıda İnsan Kaynakları Direktörü Ayşe Erdem, sektörlerine özel İK uygulamalarında pandemi sonrası değişimlerin önemli olduğunu vurguluyor. Online sipariş platformları, teslimat hizmetleri ve dijital pazarlama stratejileri gibi adımların çok daha önemli hale geldiğine dikkat çeken Erdem,Eve teslim özelliği pandemi sonrasında bile pek düşüş yaşamadı ve kampanyalarla desteklenerek hâlâ çok tercih ediliyor. İK dinamikleri açısından yakından gözlemlediğimiz bir durum oldu. Bu nedenle salgın süreci İK olarak personel ihtiyaçları ve yetenek yönetimi konularında yeni stratejilere ihtiyaç duymamızı sağladı” diye konuşuyor.

Ayşe Erdem’le özellikle günlük hayatın içerisinde büyük yer kaplayan sektörleri ve yaklaşık 25 bine varan çalışan sayısıyla geniş bir alanda İnsan Kaynakları stratejileri yürütmenin önemini konuştuk.

İnsan Kaynakları alanında yaşanan hızlı değişim içerisinde en göze çarpan virajlar neler oldu? Dünden bugüne İK’yı nasıl değerlendirirsiniz?

Özellikle değişimin hız kazandığı pandemi döneminin etkisiyle birlikte, gıda sektörü başta olmak üzere birçok sektörde, İnsan Kaynakları dinamikleri hızla dönüşmeye başladı. İnsan Kaynakları süreçleri, dijitalleşme ve otomasyon sayesinde büyük bir değişime girdi. İK departmanları, yapay zeka, analitik araçlar ve bulut tabanlı yazılımları daha fazla kullanarak iş süreçlerini daha hızlı, tutarlı ve verimli hale getiriyor. Özellikle pandemiden sonra uzaktan çalışma ve esnek çalışma modelleri önem kazandı. Bu modellerin geçici olduğu düşünülmüştü ancak pandemide kazandığımız birçok alışkanlık yok olmadı ve kısmen kalıcı oldu. TAB Gıda olarak, güçlü dijital reflekslerimiz sayesinde esnek çalışma modeline hızla adapte olduk.

Esnek çalışmanın bazı departmanlarda sürdüğü, esnek çalışma modelinin de esnek bir hal aldığı günümüzde özellikle yetenek yönetimi ve gelişimi konularına daha fazla odaklanılması gerektiğini düşünüyoruz. Şirketler, çalışanların beceri ve yeteneklerini geliştirmek, liderlik potansiyelini artırmak ve sürekli öğrenmeyi teşvik etmek amacıyla çeşitli eğitim ve gelişim programlarını yeni dinamiklere göre dönüştürmeli. Biz de TAB Gıda olarak pandemi sonrası tüm yüz yüze eğitimlerimizi teknolojik altyapımızla yeniledik ve gerektiğinde online olarak eksiksiz sürdürdük.

Yeni dönemin İK başlıkları arasında sizce neler var?

Yeni dönemde, çeşitlilik ve dahil edicilik konuları İK yönetiminde daha önemli bir yer tutmaya başladı. İnsan Kaynakları yöneticileri olarak, çalışan grupları arasındaki farklılıkları anlamak ve değerlendirmek, çeşitli bakış açılarından faydalanmak ve herkesi kapsayan bir iş kültürü oluşturmak için daha fazla çaba sarf ediyoruz.

Diğer yandan, dijitalleşme İK süreçlerini de geri dönülmez şekilde değiştiriyor. Yapay zeka ve robotik süreç otomasyonu kullanımı artıyor. Bu teknolojiler, CV inceleme, aday kategorileri oluşturma ya da özlük hakları işlemleri gibi tekrarlayıcı görevleri otomatikleştirerek İK profesyonellerinin daha stratejik ve değer yaratan işlere odaklanmasına olanak tanıyor. Şirketler, yine teknolojik gelişmelerin sunduğu hız ve yeni uygulamalar sayesinde çalışanların memnuniyetini ve bağlılığını artırmak amacıyla daha fazla çalışan deneyimi odaklı politikalar geliştiriyor. Bu gelişmelerle işe alım süreçlerinden başlayarak çalışanların şirket içindeki yaşantısının iyileştirilmesi hedefleniyor.

Bu virajlar, İnsan Kaynaklarının daha stratejik ve etkileşimli bir rol oynamaya başladığını gösteriyor. Biz İK profesyonelleri, organizasyonların değişen ihtiyaçlarına daha hızlı ve etkili bir şekilde cevap vermek amacıyla sürekli gelişen bir ortamda çalışmaya devam ediyoruz.

Bu değişimler, İK’nın daha önceki geleneksel rollerinden çıkarak, şirketin genel stratejik hedeflerine daha yakından odaklanan, teknolojiyi etkin bir şekilde kullanabilen ve işgücü kaynağının çeşitliliği ve yetenek yönetimi gibi önemli konularda daha etkin bir rol oynayan bir departman haline geldiğini gösteriyor. Bu rolün şirketler içinde daha da önem kazanacağına inanıyorum.

Pandemi öncesi ve sonrası dönem çalışan profilleri anlamında da büyük değişimlere neden oldu. Sizin sektörünüz ise bu değişimin içerisinde, bu değişimlerden oldukça etkilenen bir sektör. Neler yaşandı? Genel resmi nasıl görüyorsunuz?

Pandemi öncesi ve sonrası dönemde, gıda dahil birçok sektörde önemli farklılıklar görüyoruz. Gıda sektörü diğer sektörlere göre çok daha hızlı ve fazla etkilendi. Özellikle eve kapanma dönemleri ve hijyen önlemleri ilk olarak gıda sektörünü değişime zorladı. Bu kararlar İK süreçlerine de yansıdı. Birçok sektörde olduğu gibi gıda sektöründe de uzaktan çalışma ve esnek çalışma modellerine geçiş hızlandı. Online sipariş platformları, teslimat hizmetleri ve dijital pazarlama stratejileri, müşterilere ulaşma ve iş süreçlerini sürdürme konusunda önemli hale geldi. TAB Gıda olarak Tıkla Gelsin dijital platformumuza daha fazla yoğunlaştık. Burada pandemide son derece artan eve teslim özelliği, pandemi sonrasında bile pek düşüş yaşamadı ve kampanyalarla desteklenerek hâlâ çok tercih ediliyor. Bu da İK dinamikleri açısından yakından gözlemlediğimiz bir durum oldu. Salgın süreci İK olarak personel ihtiyaçları ve yetenek yönetimi konularında yeni stratejilere ihtiyaç duymamızı sağladı, diyebiliriz. Bu değişimlere uyum sağlamak ve iş süreçlerini sürdürmek adına çeşitli stratejiler geliştirdik. Dijitalleşen ve hızlı kararlar alabilen çevik yapıya sahip şirketler, sağlık ve güvenlik standartlarına uyum, esnek çalışma modellerine hızlı geçiş ve bir anda eve teslim hizmete geçiş gibi faktörlere başarıyla adapte olabildi.

Alanınızda oldukça deneyimli ve bu noktada sektörü iyi tanıyan bir isim olarak; sizce İK sektörünün en önemli gelişme alanı nedir? İK öncelikle nelere odaklanmalı?

İK alanında tek bir tane önemli gelişme alanı göstermek zor çünkü sektör sürekli değişim içinde ve organizasyonların öncelikleri de birbirinden farklılaşıyor. İK’da iş süreçlerini dijitalleştirmek ve teknolojiyi etkin bir şekilde kullanmak konusunda önemli adımlar atılıyor. Yapay zeka, otomasyon, veri analitiği gibi teknolojik araçlar, işe alım süreçlerini optimize ediyor ve bunlar performans yönetimini geliştirip çalışan deneyimini artırmak için kullanılıyor. Şirketlerin rekabet avantajı elde etmesinde önemli bir faktör olan yetenek yönetimi ve gelişim, İK’nın odaklandığı kritik alanlardan biri olmaya devam ediyor. Bu bağlamda, yetenekleri çekmek, geliştirmek, liderlik potansiyelini belirlemek ve çalışanları sürekli olarak eğitmek öne çıkan konular arasında önemini koruyor. Çeşitlilik ve dahiliyet, iş dünyasında giderek daha fazla önem kazanıyor. İK departmanlarının çeşitli yetenekleri çekmek, farklı bakış açılarından faydalanmak ve organizasyon içinde eşitlik ve adaleti sağlamak amacıyla çeşitlilik stratejilerine odaklanması gerekiyor. Çalışanların organizasyon içindeki deneyimini iyileştirmeye yönelik stratejilere odaklanmak da İK’nın en önemli görevleri arasında. Bu, liderlik, eğitim ve gelişim fırsatları, iş-yaşam dengesi gibi konuları içeriyor ve bugün her zamankinden daha fazla önem taşıyor. İK, özellikle pandemiden sonraki şirketin güvenlik protokollerini yönetmek ve işveren markasını güçlendirmek için daha fazla çaba sarf etmek durumunda kaldı. Çalışan güvenliği ve sağlığı giderek önem kazanıyor. İK’nın desteğiyle güçlenen bu gelişme alanları, günümüzde İK’nın şirketlerin başarılarına daha fazla katkı sağlamasına ve organizasyonları daha rekabetçi hale getirmesine neden oluyor.

TAB Gıda olarak çok büyük bir yapıyı ve çalışan sayısını yönetiyorsunuz. İK mottonuz ve bu anlamdaki öncelikli çalışmalarınız neler?

TAB Gıda olarak, ülke çapındaki 1.600’den fazla restoranımız ve 25.000’i aşkın çalışanımızla İK organizasyonumuzu yeni trendlere uygun şekilde sürekli geliştirmeye devam ediyoruz. Çalışan memnuniyetini en üst seviyede tutmak için çalışanlarımızı tek bir kolda değil, sosyal yaşam gibi birçok alanda kapsamlı bir şekilde destekliyoruz. Şirket kültürümüz, çalışanlarımıza sadece iş sunmakla kalmıyor, aynı zamanda kendilerini her alanda geliştirdikleri bir yaşam biçimi de kazandırıyor. TAB Gıda’da çok dinamik bir insan kaynağı yapımız var. Gençlere daha çok hitap eden bir iş yapıyoruz.

Restoranlarımızda daha çok gençler ve üniversite öğrencisi çalışıyor. Her pozisyondaki çalışanımıza farklı alanlarda kariyer ve gelişim fırsatları sunuyoruz. Çalışanlar tarafından en çok tercih edilen ve çalışan memnuniyetinin en yüksek olduğu şirket olmayı hedefliyoruz.

TAB Gıda olarak bu alanlarda pek çok ödüle layık bulunduk. Sürdürülebilir bağlılık, hız, mobil olma, çok yönlü olma ve esneklik gibi yeni neslin gereksinimlerine cevap verebilecek başlıklar gündemimizin ilk sıralarında yer almaya devam ediyor.

2024 yılı İK hedeflerinizde neler var? Yakın dönem gelecek planlarınızı paylaşır mısınız?

Bu yılın İnsan Kaynakları hedefleri, her organizasyonda olduğu gibi bizim için de genel stratejileri, kültürü ve önceliklerine bağlı olarak sürekli olgunlaşıyor. Yetenek yönetimi stratejilerini güçlendirirken gelecekteki liderleri belirlemek ve çalışanların gelişimini desteklemek amacıyla etkili programlar oluşturmak hedefiyle yeni adımlar atıyoruz. İK süreçlerini daha verimli hale getirmek için dijital teknolojileri etkin bir şekilde kullanıyoruz ve veri analitiği araçlarıyla otomasyonu artırıyoruz. Uzaktan çalışma ve esnek çalışma modellerini desteklerken çalışan deneyimini iyileştiriyoruz ve iş-yaşam dengesini daha etkin sağlıyoruz. Bu dönem, çeşitlilik stratejilerimizi de güçlendireceğiz, organizasyon içindeki farklı bakış açılarını ve yetenekleri teşvik ederek şirketin büyüme hedeflerine uygun olarak, doğru yetenekleri çekmeye ve işe alım süreçlerini optimize etmeye devam edeceğiz. Performans metriklerini belirlemeye, analitik araçları kullanarak stratejik kararlar almaya yönelik İK analitiği kaslarımızı daha da geliştireceğiz. Çalışan eğitim süreçlerini optimize ederken iş güvenliği ve sağlığına odaklanmak, bu alandaki standartlarını güçlendirmek ve pandemi sonrası süreçlere daha iyi uyum sağlamak da öncelikli hedeflerimiz arasında yer alıyor. Bu yıl da en çok tercih edilen ve çalışan memnuniyetinin en yüksek olduğu şirket olmayı hedefliyoruz.

 

 

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz